Uluslararası Ehl-i Beyt (a.s) Haber Ajansı -ABNA- ABD’nin bölgedeki güvenlik garantörlüğü rolü, son dönemde hem Washington hem de Arap başkentlerinde sorgulanmaya başlandı. Uzmanlara göre, her yeni askeri veya diplomatik düzenleme, Suudi Arabistan ve komşu ülkelerde “ABD korumasına güven” refleksini güçlendiriyor. Ancak bu durum, bölgesel özsavunma kapasitesinin gelişmesini engelliyor.
Amerikalı bazı gözlemciler, “Washington’un kalkanı artık bir güvenlik garantisi değil, bir pazarlık kartı haline geldi” değerlendirmesini yapıyor. Bu yaklaşım, ABD’nin bölgedeki askeri varlığını stratejik değil, politik çıkarlarla ilişkilendiren yeni bir anlayışa işaret ediyor.
Uzmanlar, “Arap dünyası kendi güvenlik mekanizmalarını oluşturmadıkça, her kriz anında Washington’un onayına bakmak zorunda kalacak” uyarısında bulunuyor. Bu bağlamda Suudi Arabistan’ın savunma sistemlerini çeşitlendirme çabaları ve Çin-Rusya hattındaki temasları, yeni bir güvenlik ekseninin habercisi olarak görülüyor.
Analistler, Amerikan korumasına duyulan koşulsuz güvenin artık sürdürülebilir olmadığını, bölgenin geleceğinin kendi iradesiyle şekilleneceğini savunuyor. Bu yaklaşım, direniş eksenli aktörlerin yıllardır dile getirdiği “yerli güvenlik konsepti” fikrinin giderek daha geniş kabul gördüğünü gösteriyor.
yorumunuz